El-İzhâr Hakkında

Cansu

Bismillahirrahmanirrrahim
Tem 11, 2014
525
Denizli
El-İzhâr

el-İzhâr, sekiz şekilde tefsir edilir:

1. Zahara kelimesi, bedâ [zuhur etti, ortaya çıktı, gö­ründü] manasında kullanılır; şu âyetlerde olduğu gibi:

Zahir olanı [zahara] (yani, yüz ve eller} müstesna, zî-netlerini gösterin esinler. (Nûr/31)

Berr'de [karada] ve bıahr'da [denizde] fesad zuhur etti [zahara] (yani, kara ve denizde fesat ortaya çıktı!baş gösterdi}. (Rûm/41)

Ben onun dîninizi tebdil etmesinden/değiştirmesin­den veya yeryüzünde fesad izhâr etmesinden (yani, yeryüzünde ortaya fesad çıkarmasından} korkuyo­rum. (Mü'min/26)

Bu hayattan bir zahiri (yani, onların nimetlerinden ve işlerinden [yapıp ettiklerinden] görüneni /ortaya çıkanı} bilirler. (Rûm/7)

2. Azhara [izhâr etmek], ıtlâ' [muttali kılmak, ha­berdar etmek] manasında kullanılır; şu âyetlerde oldu­ğu gibi:

Allah da bunu o'na izhâr etti (yani, Allah da o'nujRa-sûlü'nü, o sırra muttali kıldı!haberdar etti}... {Tah-rîm/3)

Ayette sözkonusu edilen kimse, Nebi'nin eşi Haf-sa'dır; o, Nebi'nin (s.a) cariyesi Mariye ile halvet sırrını ifşa etmiş: Âişe'ye haber vermiş; Allah da Rasûlü'nü bu duruma muttali kılmıştır.[126]

O gayba âlimdir. Gaybmı hiçbir kimseye izhâr etmez (yani, hiçbir kimseyi gaybına muttali kılmaz}. CCib/26)

Doğrusu onlar size zahir olurlar {yani, size muttali olurlar/sizden haberdar olurlar) ise... (Kehf/20)

3. Yazharân; bir şeyin üstüne çıkmak, yükselmek manasında kullanılır; şu âyetlerde olduğu gibi:

...onun üzerine çıkacakları [yazharûn] {yani, evleri­nin üstüne çıkmalarını sağlayacak} merdivenler... (Zuhruf/33)

Artık onu aşmaya [yazharuhu] {yani, onun üstüne çıkmaya, ona yükselmeye} güçleri yetmedi. (Kehf/97)

4. et-Tezâhur, te'âvun [yardımlaşma I yardım et­me I destek olma] manasında kullanılır; şu âyetlerde bu anlamdadır:

Şayet o'na karşı tezahür ederseniz {yani, eğer o'na karşı bir birinizle yardımlaşırsanız}... (Tahrîm/4)

Benzeri bir ifade de Kasas sûresinde yer almakta­dır.[127]

Bunun ardından melekler de (o'na) zahirdir {yani, Nebi'ye yardımcıdır I destekçidir}. (Tahrîm/4)

Birbirlerine zahîr {yani, yardımcı I destekçi} olsalar dahi... (İsrâ/88)

Kâfir, Rabbine karşı (şeytana) zahîr {yani, yardımcı-jdestekçi} oluyor. (Furkân/55)

O'nun onlardan bir zahîri {yani, yardımcısı I destekçi­si} de yoktur. (Sebe'/22)

...indirdi, onlara muzâharet {yani, onlara yardım} edenleri. (Ahzâb/26)

5. izhâr; kahrda yücelik, yenik düşürmek jkahret­mek ile birlikte üstünlük sağlamak manasında kullanı­lmıştır; şu âyetlerde olduğu gibi:

O ki, Rasûlü'nü hidâyet ve hak dîn ile gönderdi; onu her dîne izhâr etmek {yani, bütün dinleri yenik düşü-rüpI'kahredip islâm'ı üstün kılmak} için. (Tevbe/33)

Ey kavmim! Arzda [bu yerde] zahirler [üstünlük sağ­layanlar] olarak bugün mülk sizindir {yani, onları kahretmek suretiyle ehl-i Mısr üzerine üstün olanlar sizsiniz). (Mü'min/29)

Biz de o îmân edenleri düşmanlarına karşı destekle­dik de böylece zahirler oldular (yani, yenik düşürmek suretiyle onlara karşı üstünlük sağladılar}. (Saft714)

6. bi-Zâhir, bâtıl manasında kullanılmıştır; şu âyetlerde olduğu gibi:

Yoksa siz zahir (yani, bâtıl -ki bundan kasıt da, Yüce Allah'a şirk sözleridir-} bir söz mü söylüyorsunuz? (Ra'd/33)

Kadınlarına zıhâr yapıp[128] {(yani, bâtıl bir söz söyle­yip)}... (Mücâdele/3)

7. İzhâr kelimesi ile, Allah'ın mesel darbetmesi kasdedilmiştir; şu âyetlerde olduğu gibi:

O'nu, sırtınızın ardına [verâkum zıhrıyyâ] atılmış-/atılacak bir şey edindiniz (yani, O'na tazim etmeye­rek, O'ndan başkasına tazim ederek Allah'ı adeta sır­tınızın ardına atılacak önemsiz bir şey gibi gördü­nüz}. (Hûd/Ş2)

Allah'ın kitabını sırtlarının arkasına [verâe zuhûri-him] attılar {yani, onlar Allah'ın kitabını, adeta sırt­larının arkasına atılmış gibi yaptılar: onunla amel etmeyip sihirle amel ettiler}. (Bakara/101)

8. Ve hîne tuzhirûn ibaresi, gündüzün ortası/öğle vakti manasında kullanılır; şu âyetlerde olduğu gibi:

İkindide ve öğle vaktinde [hîne tuzhirûn] {yani, gün­düzün yarılanmasının akabindeki ilk namazda}. (Rûm/18)

... ve öğle vaktinde [ve hîne zahîra] {yani, gündüzün ortasında} elbisesiz/elbisenizi çıkarmış olabileceğiniz esnada... (Nûr/58)
 
Similar threads
Thread starter Başlık Forum Cevaplar Tarih
Cansu El-Fısq Hakkında E 0
Cansu El-Harb Hakkında E 0
Cansu Ez-Zann Hakkında E 0
Cansu El-Hars Hakkında E 0
Cansu El-Batşl Hakkında E 0

Similar threads

Üst Alt