El-Firâr
el-Firâr, dört şekilde tefsir edilir:
1. el-Firâr, kaçmak anlamında kullanılmıştır; şu âyetlerde olduğu gibi:
De ki: "Eğer ölümden yahut öldürülmekten fırâr ediyorsanız {yani, kaçıyorsanız} fırâr size bir fayda vermez. Verdiği takdirde de pek az dışında istifade ettirilmezsiniz." (Ahzâb/16)
Sizden korkunca da içinizden firar ettim {yani, kaçtım}. (Şu'arâ/21)
2. el-Firâr, hoşlanmama I kerih görme manasında kullanılmıştır; şu âyette olduğu gibi:
De ki: "Kendisinden firar ettiğiniz {yani, hoşlanmadığınız} ölüm, muhakkak gelip sizi bulacak." (Cuma/8)
3. el-Firâr kelimesi; iltifat etmemek, dönüp bakmamak, aldırmamak manasında kullanılmıştır; şu âyette olduğu gibi:
Kişinin kardeşinden firar edeceği {yani, kardeşine iltifat etmeyeceği, dönüp bakmayacağı, aldırmayacağı} gün... (Abese/34)
4. el-Firâr, uzaklaşmak manasında kullanılmıştır; şu âyette olduğu gibi:
Fakat benim davetim, onların firarlarından {yani, uzaklaşmalarından} başka bir şeylerini arttırmadı. (Nûh/6)
el-Firâr, dört şekilde tefsir edilir:
1. el-Firâr, kaçmak anlamında kullanılmıştır; şu âyetlerde olduğu gibi:
De ki: "Eğer ölümden yahut öldürülmekten fırâr ediyorsanız {yani, kaçıyorsanız} fırâr size bir fayda vermez. Verdiği takdirde de pek az dışında istifade ettirilmezsiniz." (Ahzâb/16)
Sizden korkunca da içinizden firar ettim {yani, kaçtım}. (Şu'arâ/21)
2. el-Firâr, hoşlanmama I kerih görme manasında kullanılmıştır; şu âyette olduğu gibi:
De ki: "Kendisinden firar ettiğiniz {yani, hoşlanmadığınız} ölüm, muhakkak gelip sizi bulacak." (Cuma/8)
3. el-Firâr kelimesi; iltifat etmemek, dönüp bakmamak, aldırmamak manasında kullanılmıştır; şu âyette olduğu gibi:
Kişinin kardeşinden firar edeceği {yani, kardeşine iltifat etmeyeceği, dönüp bakmayacağı, aldırmayacağı} gün... (Abese/34)
4. el-Firâr, uzaklaşmak manasında kullanılmıştır; şu âyette olduğu gibi:
Fakat benim davetim, onların firarlarından {yani, uzaklaşmalarından} başka bir şeylerini arttırmadı. (Nûh/6)