El-Cihâd
el-Cihâd, üç şekilde tefsir edilir:
1. el-Cihâd, söz ile cihâd manasında kullanılır; şu
âyetlerde olduğu gibi:
Bununla {yani, Kur'ân'laj onlara karşı cihâd et; büyük cihâd! (Furkân/52)
Ey Nebi! Kâfirlere ve münafıklara karşı {söz ile} cin hâd et! (Tevbe/73)
Bunun bir benzeri de Tahrîm sûresindedir.[176]
2. el-Cihâd, silah ile savaşmak manasında kullanılır; şu âyette olduğu gibi:
Mü'minlerden mazeret sahibi olmaksızın oturanlarla, Allah yolunda cihâd edenler {yani, silahla savaşanlar} bir olmaz. Allah cihâd edenleri {yani, Allah yolunda, silahla savaşanları} oturanlardan pek büyük bir ecirle üstün kılmıştır. (Nisâ/95)
3. Cihâd,[177] 'amel manasında kullanılır; şu âyetlerde olduğu gibi:
Kim cihâd ederse {yani, hayırlı 'amel işlerse}, ancak nefsi için cihâd eder {yani, sadece kendisi için 'amel eder, faydası onadır}. (Ankebût/6)
Bizim uğrumuzda cihâd edenleri {yani, Bizim için
'amel işleyenleri}... (Ankebût/69)
Allah uğrunda hak cihâdıyla cihâd edin {yani, Allah'a hak 'ameliyle 'amel edin/! (Hacc/78)
el-Cihâd, üç şekilde tefsir edilir:
1. el-Cihâd, söz ile cihâd manasında kullanılır; şu
âyetlerde olduğu gibi:
Bununla {yani, Kur'ân'laj onlara karşı cihâd et; büyük cihâd! (Furkân/52)
Ey Nebi! Kâfirlere ve münafıklara karşı {söz ile} cin hâd et! (Tevbe/73)
Bunun bir benzeri de Tahrîm sûresindedir.[176]
2. el-Cihâd, silah ile savaşmak manasında kullanılır; şu âyette olduğu gibi:
Mü'minlerden mazeret sahibi olmaksızın oturanlarla, Allah yolunda cihâd edenler {yani, silahla savaşanlar} bir olmaz. Allah cihâd edenleri {yani, Allah yolunda, silahla savaşanları} oturanlardan pek büyük bir ecirle üstün kılmıştır. (Nisâ/95)
3. Cihâd,[177] 'amel manasında kullanılır; şu âyetlerde olduğu gibi:
Kim cihâd ederse {yani, hayırlı 'amel işlerse}, ancak nefsi için cihâd eder {yani, sadece kendisi için 'amel eder, faydası onadır}. (Ankebût/6)
Bizim uğrumuzda cihâd edenleri {yani, Bizim için
'amel işleyenleri}... (Ankebût/69)
Allah uğrunda hak cihâdıyla cihâd edin {yani, Allah'a hak 'ameliyle 'amel edin/! (Hacc/78)