El-Velı Hakkında

Cansu

Bismillahirrahmanirrrahim
Tem 11, 2014
525
Denizli
El-Velı Hakkında

el-Velî, on şekilde tefsir edilir:

1. Velî ile; veled [çocuk, evlat, oğul] kasdedilmiştir; şu âyette olduğu gibi:

{Zekeriyyâ şöyle dua etti}: "Bana indinden bir velî {yani, ueled/oğulj bağışla!" (Meryem/5)

2. el-Veîî lafzı ile, akrabalığı bulunmayan arkadaş kasdedilmiştir; şu âyette olduğu gibi:

O'na zülden bir velî de {yani, Kendisine isabet eden bir acizlikten ötürü yardımına ihtiyaç duyacağı bir arkadaş da} olmadı. (İsrâVlll)

Kimi de dalâlete düşürürse, artık onu irşad edecek bir velî {yani, arkadaş} bulamazsın. (Kehf/17)[222]

3. el-Velî, yakın kimse anlamında kullanılmıştır; şu âyette olduğu gibi:

O gün mevlâ[223] mevlâdan birşey defedemez {yani, bir yakından bir yakınına fayda olmaz; kâfirlerden biri diğerine en küçük bir şeyle fayda sağlayamaz!. (Dulıân/41)

Onlar {yani, kâfirler} için, kendilerine velîlerden {kâfir yakınlarından} yardım edecek {yani, azâbtan koruya­cak} kimse olmayacak; Allah'tan başka. (Şûrâ/46)

Sizin için Allah'tan başka bir velî {yani, kâfirlerden size faydası dokunacak bir yakın} ve bir yardımcı da

yoktur. (Ankebût/22)

4. el-Velî, rabb anlamında kullanılmıştır; şu âyet­lerde olduğu gibi:

De ki: "Gökleri ve yeri fatreden Allah'ın gayrı velî (yani, rabb} mi edineceğim?!" (En'âm/14)

Onu bırakıp başka velîlere (yani, rabblere} tâbi ol­mayın! (A'râf/3)

Onlar O'nu bırakıp başka velîler (yani, rabbler} edin­diler? Oysa ki Allah, velî {yani, rabb} O'dur. (Şûrâ/9)

Çünkü onlar/.Allah'ı bırakıp şeytanları velîler (yani, onlara itaat etmek suretiyle rabbler} edindiler. (A'râf/30)

Sonra, hak mevlâları (yani, Rabb'leri} Allah'a reddo-lunurlar. (En'âm/62)

Bunun bir benzeri de Yûnus sûresindedir.[224]

5. el-Velî ile, ilahlar kasdedilmiştir; şu âyetlerde ol­duğu gibi:

Kazandıkları da, Allah'ı bırakıp edindikleri velîler de (yani, ilahlar da} onlardan hiçbir şey defedemez. (Câ-siye/10)

O'nu bırakıp birtakım velîler (yani, ilahlar} edinen­ler... (Zümer/3)

O'nu bırakıp birtakım velîler (yani, ilahlar} edinenle­re gelince, Allah onların üzerinde bir hafızdır. (Şû-râ/6)

6. el-Velî, asabe manasında kullanılmıştır; şu âyet­te olduğu gibi:

Doğrusu ben arkamdan gelecek velîlerden (yani, asa­be (olan akrabalarım'jdan} yana korkuyorum. (Mer­yem/5)

7. Velî, (bâtıl) dînde ve küfürde velayet I kâfirleri ve­lî edinmek manasında kullanılmıştır; şu âyetlerde söz-konusu edilen odur:

Allah'ın kendilerine gazâb ettiği bir kavmi (yani, Ya­hudi ve Hristiyanları} velî edinen (yani, din husu­sunda velî edinen} kimseleri (yani, münafıkları} gör­medin mi? (Mücâdele/14)

İçinizden kim onları [Yahudi ve Hristiyanları] velî (yani, dîn hususuııda velî} edinirse, muhakkak o da onlardandır. (Mâide/51)

8. Velî, (hak) dînde velayet manasında kullanılmış­tır; şu âyetlerde olduğu gibi:

Sizin velîniz, sadece Allah, O'nun Rasûlü... (Mâide/55)

Allah îmân edenlerin velîsİdir; onları zulumâttan nu­ra çıkarır. (Bakara/257)

9. Velî lafzı iıe, kişiyi kölelikten kurtaran kimse kasdedilmiştir; şu âyette olduğu gibi:

Eğer babalarını bilmiyor iseniz, dînde kardeşleriniz ve mevâlinizdirler (yani, azad ettiğiniz I kölelikten

kurtardığınız mevlâlarınızdırlarj'. (Ahzâb/5)

10. Velî, içtenlik Ihayırhahtık hususunda evliya edinmek manasında kullanılmıştır; şu âyetlerde oldu­ğu gibi:

Ey îmân edenler! Mü'minleri bırakıp da kâfirleri ev­liya edinmeyin {yani, içtenlik!hayırhahtık hususun­da mü'minleri bırakarak kâfirleri evliya edinmeyin!/ (Nisâ/144)

Mü'mİnler, mü'minleri bırakıp kâfirleri evliya edin­mesin (yani, içtenlik Ihayırhahtık hususunda kâfirle­ri evliya edinmesin}'. (Âl-i îmrân/28)
 
Similar threads
Thread starter Başlık Forum Cevaplar Tarih
Cansu El-Fısq Hakkında E 0
Cansu El-Harb Hakkında E 0
Cansu Ez-Zann Hakkında E 0
Cansu El-Hars Hakkında E 0
Cansu El-Batşl Hakkında E 0

Similar threads

Üst Alt