Yesîr
Yesîr, üç şekilde tefsir edilir:
1. Yesîr, kolay anlamına gelir; şu âyetlerde olduğu gibi:
Bilmez misin ki, Allah gökte ve yerde olanı bilir. Şüphesiz bütün bunlar bir kitaptadır. Gerçekten bu Allah'a göre yesîr'dir {yani, başa gelecek musibetler Levh-i Mahfuz'da yazılmıştır; (dolayısıyla bunları bilmek Allah'a, kolaydır)}. (Hacc/70)
Bir yaşatılana uzun Ömür verilmesi de, ömründen eksiltilmesi de mutlaka bir kitaptadır. Şüphesiz şu, Allah'a göre yesîr'dir {yani, hîn [kolaydır]. Ve O'na zor değildir}. (Fâtır/11)
2. Yesîr, serî I hızlı manasında kullanılır; şu âyette olduğu gibi:
Şu yesîr bir ölçektir {yani, kendisinde bir engel bulunmayan serî/hızlı bir ölçmedir!. (Yûsuf/65)
3. Yesîr, hafi jgizli manasında kullanılır; şu âyette olduğu gibi:
Sonra, onu yesîrce {yani, gizlice} Kendimize qabzedi-yoruz {(yani, çekip alıyoruz)}. (Furkân/46)
Yesîr, üç şekilde tefsir edilir:
1. Yesîr, kolay anlamına gelir; şu âyetlerde olduğu gibi:
Bilmez misin ki, Allah gökte ve yerde olanı bilir. Şüphesiz bütün bunlar bir kitaptadır. Gerçekten bu Allah'a göre yesîr'dir {yani, başa gelecek musibetler Levh-i Mahfuz'da yazılmıştır; (dolayısıyla bunları bilmek Allah'a, kolaydır)}. (Hacc/70)
Bir yaşatılana uzun Ömür verilmesi de, ömründen eksiltilmesi de mutlaka bir kitaptadır. Şüphesiz şu, Allah'a göre yesîr'dir {yani, hîn [kolaydır]. Ve O'na zor değildir}. (Fâtır/11)
2. Yesîr, serî I hızlı manasında kullanılır; şu âyette olduğu gibi:
Şu yesîr bir ölçektir {yani, kendisinde bir engel bulunmayan serî/hızlı bir ölçmedir!. (Yûsuf/65)
3. Yesîr, hafi jgizli manasında kullanılır; şu âyette olduğu gibi:
Sonra, onu yesîrce {yani, gizlice} Kendimize qabzedi-yoruz {(yani, çekip alıyoruz)}. (Furkân/46)