Gece Namazında Ve Kıyamında Dua
101. Abdullah ibn Abbâs (r.anhümâ)'dan rivayet edişlmiştir:
Peygamber (s.a.v) geceleyin teheccüd namazına [974] kalktığı zaman [975] (şöyle) derdi:
Allahım! Rabbimiz! Gökleri, yeri ve bunların içindekileri ayakta tutan (Kayyim) [976] Sensin. Hamd, Sana mahsustur. Göklerin, yerin ve bunların içindekilerin mülkü Senindir. Hamd, Sana mahsustur. Göklerin, yerin ve bunların içindekilerin nuru [977] Sensin. Hamd, Sana mahsustur. Sen haksin. [978] Senin va'din haktır. Sana kavuşmak haktır. Senin sözün haktır. Cennet (haktır) ve cehennem de haktır. Peygamberlerin haktır. Muhammed haktır. Kıyamet haktır. Allahım! Yalnız Sana teslim oldum. Ancak Sana iman ettim. Ancak Sana dayandım. Yalnız Sana yöneldim. Ben (Senin düşmanlarına karşı) ancak (Senin verdiğin oüç)le mücadele ettim. [979] Ancak Senin hükmüne baş vurdum. [980] Benim gerek önceki ve gerekse de sonradan işlediğim günahlarım ile gizli ve aşikar yaptıklarımı [981] bağışla. [982]
Bir rivayette şu ifade yer almaktadır:
Mukaddim [983] olan Sensin, Muahhir [984] olan sensin. Senden başka ilah yoktur. Senin dışında bir ilah da yoktur.[985]
Bir başka rivayette ise şu ifade yer almaktadır:
Allahım! Hamd, Sana mahsustur. Göklerin, yerin ve bunların İçindekilerin rabbi Sensin. [986]
Bu rivayetler, Buhârî ile Müslim'in naklettiği rivayetlerdir.
Tirmizî'nin de buna benzer bir rivayeti var. Fakat bu rivayetin içerisinde, "bunların içindekilerin Peygamberlerin haktır.
Senin sözün haktır Mukaddim olan Sensin, Muahhir olan sensin. Senden başka ilah yoktur. Senin dışında bir ilah da yoktur" ifadeleri olmayıp diğer ifadeler yer almaktadır.[987]
Ebu Davud'un bir rivayeti, Tirmizî'nin rivayetine benzemektedir. Yalnız (burada) Mülk/melik [988] kelimesi yerine Rabb" kelimesi geçmektedir.
Nesâî'nin bir rivayetinde ise şu ifade yer almaktadır:
Allah Hamd, Sana mahsustur. Göklerin, yerin ve bunların içindekilerin nuru Sensin. Hamd, Sana mahsustur. Gökleri, yeri ve bunların içindekileri ayakta tutan Sensin. Hamd, Sana mahsustur. Göklerin, yerin ve bunların içindekilerin meliki Sensin. Hamd, Sana mahsustur.
Sen haksin. Senin va'din haktır. Cehennem haktır. Kıyamet haktır. Peygamberler hakür. Muhammed haktır. Yalnızca Sana teslim oldum. Ancak Sana dayandım. Ancak Sana iman ettim. Ben (Senin düşmanlarına karşı) ancak (Senin verdiğin güç) mücadele ettim. Ancak Senin hükmüne başvurdum. Benim gerek önceki ve gerekse de sonradan işlediğim günahlarım ile gizli ve aşikar yaptıklarımı bağışla.
Mukaddim olan Sensin, Muahhir olan sensin. Senden başka ilah yoktu" Güç ve kuvvet, ancak Aliyy [989] ve Azîm [990] olan Allah'a aittir.
101. Abdullah ibn Abbâs (r.anhümâ)'dan rivayet edişlmiştir:
Peygamber (s.a.v) geceleyin teheccüd namazına [974] kalktığı zaman [975] (şöyle) derdi:
Allahım! Rabbimiz! Gökleri, yeri ve bunların içindekileri ayakta tutan (Kayyim) [976] Sensin. Hamd, Sana mahsustur. Göklerin, yerin ve bunların içindekilerin mülkü Senindir. Hamd, Sana mahsustur. Göklerin, yerin ve bunların içindekilerin nuru [977] Sensin. Hamd, Sana mahsustur. Sen haksin. [978] Senin va'din haktır. Sana kavuşmak haktır. Senin sözün haktır. Cennet (haktır) ve cehennem de haktır. Peygamberlerin haktır. Muhammed haktır. Kıyamet haktır. Allahım! Yalnız Sana teslim oldum. Ancak Sana iman ettim. Ancak Sana dayandım. Yalnız Sana yöneldim. Ben (Senin düşmanlarına karşı) ancak (Senin verdiğin oüç)le mücadele ettim. [979] Ancak Senin hükmüne baş vurdum. [980] Benim gerek önceki ve gerekse de sonradan işlediğim günahlarım ile gizli ve aşikar yaptıklarımı [981] bağışla. [982]
Bir rivayette şu ifade yer almaktadır:
Mukaddim [983] olan Sensin, Muahhir [984] olan sensin. Senden başka ilah yoktur. Senin dışında bir ilah da yoktur.[985]
Bir başka rivayette ise şu ifade yer almaktadır:
Allahım! Hamd, Sana mahsustur. Göklerin, yerin ve bunların İçindekilerin rabbi Sensin. [986]
Bu rivayetler, Buhârî ile Müslim'in naklettiği rivayetlerdir.
Tirmizî'nin de buna benzer bir rivayeti var. Fakat bu rivayetin içerisinde, "bunların içindekilerin Peygamberlerin haktır.
Senin sözün haktır Mukaddim olan Sensin, Muahhir olan sensin. Senden başka ilah yoktur. Senin dışında bir ilah da yoktur" ifadeleri olmayıp diğer ifadeler yer almaktadır.[987]
Ebu Davud'un bir rivayeti, Tirmizî'nin rivayetine benzemektedir. Yalnız (burada) Mülk/melik [988] kelimesi yerine Rabb" kelimesi geçmektedir.
Nesâî'nin bir rivayetinde ise şu ifade yer almaktadır:
Allah Hamd, Sana mahsustur. Göklerin, yerin ve bunların içindekilerin nuru Sensin. Hamd, Sana mahsustur. Gökleri, yeri ve bunların içindekileri ayakta tutan Sensin. Hamd, Sana mahsustur. Göklerin, yerin ve bunların içindekilerin meliki Sensin. Hamd, Sana mahsustur.
Sen haksin. Senin va'din haktır. Cehennem haktır. Kıyamet haktır. Peygamberler hakür. Muhammed haktır. Yalnızca Sana teslim oldum. Ancak Sana dayandım. Ancak Sana iman ettim. Ben (Senin düşmanlarına karşı) ancak (Senin verdiğin güç) mücadele ettim. Ancak Senin hükmüne başvurdum. Benim gerek önceki ve gerekse de sonradan işlediğim günahlarım ile gizli ve aşikar yaptıklarımı bağışla.
Mukaddim olan Sensin, Muahhir olan sensin. Senden başka ilah yoktu" Güç ve kuvvet, ancak Aliyy [989] ve Azîm [990] olan Allah'a aittir.