Gözlerin Hain Bakışından Kendimizi Sakındırıyor muyuz

Tem 23, 2014
1,098
Maraş
GÖZLERİN HAİN BAKIŞINDAN KENDİMİZİ SAKINDIRIYOR MUYUZ?

Göz deyip geçmeyelim. Gözlerimizin bizde hakkı olduğu gibi, pek çok kimsenin de gözümüzde hakkı vardır. Göz üzerinde ilk ve en önemli hak, gözlerin yaratıcısına aittir. Sonra, kalbimizin hakkı, peşinden de ailemiz, sevdiklerimiz, insanlar ve kainatın hakkı gelir. Cenab-ı Hak, insanların çoğunun, varlık, kulak, göz ve gönül nimetlerine nankörlük ettiğini, çok az şükrettiğini belirtir. (Mülk, 23) Önce, bize verilen göze ve görme nimetine sevinmeliyiz, onu bize vereni tanımalı, yüce zatına kalp, dil ve halle şükretmeliyiz. Kalple şükür, O’nu tanıyıp sevmektir. Dille şükür, nimeti vereni zikretmek ve O’ndan bahsetmektir. Halle şükür, gözün sahibine isyan etmemek, harama bakmamak, O’nun alemi saran rahmet tecellilerini seyredip ibret almak, sahibine karşı bir kusur etmişse ağlamaktır. Ayrıca gözü yaratanın, “İyi bakın, inceleyin, sonunu seyredin, sırrına ulaşın, ibret alın, hakikati anlayın ve ağlayın” buyurduğu yerlerde, emredilen şeyleri yapmak da O’nun gözdeki hakkıdır.
Allah’ın haram kıldığı şeylere bakmanın birçok zararı vardır. Bunlardan biri unutkanlıktır. Kitaplarda bildirildiğine göre göz vasıtasıyla beyne aktarılan namahrem görüntüler insanda unutkanlık meydana getirir.
Allah Rasulü (s.a.v), harama bakışın, şeytanın kalbe attığı zehirli bir ok olduğunu belirtmiştir. Bu zehir hemen temizlenmezse, kalbi yaralar, tadını bozar, kirletir ve böylece safiyetini yok eder. Tövbe ve salih amalle temizlenmeyen günahlar, kalbi katılaştırır, karartır ve Allah korusun sonuçta onu manen öldürür. Bunun en büyük sebebi de gözler olur. Çünkü insanın kalbine iki önemli giriş kapısı vardır: Biri göz, diğeri kulaktır. Gözünü ve kulağını haramdan korumayan kimsenin hayali de günahtan temiz kalmaz. Böylece kalp sürekli zehirlenir, ruh perdelenir, gönül huzuru bozulur. Dinimizde ibadet, kulluk ve dostluk kalple olduğu için, onun safiyetini giderecek, sıhhatini bozacak her şey haram kılınmıştır. Bunun için yüce Allah Nur suresinde “Mümin erkeklere ve kadınlara söyle, gözlerini (harama karşı) yumsunlar…” buyurmuştur. Bunun manası “Kalplerini korusunlar” demektir. Kalbin korunması ise ancak edeple olur. İnanan bayan ve erkekler gözlerini harama bakmaktan korurlar. Bu Allah’ın bir emridir.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) yine buyurmuştur ki; “Yabancı kadına şehvetle bakmak, şeytanın zehirli oklarından bir oktur. Kim onu Benim korkumdan dolayı terk ederse, kalbine öyle bir iman neşvesi ve halâveti atarım ki, onun zevkini gönlünün derinliklerinde duyar.”
Bu hadis-i şerife göre, harama bakmamaya karar verip gözünü korumaya alıştıran bir insan bu haramdan kaçışın manevi hazzına erecektir. Manevi bir huzur insanı kaplayacağı için o geçici ve daha sonra insanın içini sıkacak olan şehevi zevkle kıyaslanamayacak kadar insanı mutlu edecektir.
İnsanın istemeden, aniden karşısına çıkmış olan haram görüntülere bakmaya devam etmeyip kaçınması halinde kendisi için bir günah yoktur. Hatta bu kötü bakışı yapmadığı ve haramdan kaçındığı içinde sevap kazanmaktadır. Ancak bakmaya devam ederse işte o zaman günah kazanır.
 
Üst Alt