Ahlâkın Önemi ve Arındırmaya Elverişli Olması

Ahlâkın Önemi ve Arındırmaya Elverişli Olması​

Ahlâkın Önemi ve Arındırmaya Elverişli Olması​
İslam dini, ahlaka pek büyük bir kıymet ve önem vermiştir. Aslında İslam, bir ahlak ve fazilet, bir hikmet dinidir. Öyle ki, Peygamber Efendimiz buyurmuştur: “Ben, ancak mekâkim-i ahlakı (ahlakın iyi ve güzel olanlarını) tamamlamak için gönderildim.” İslamda, insanların manevî kıymetleri, sahib oldukları ahlaka göredir. Bir hadis-i şerifde buyurulmuştur: “Sizin imanca en güzeliniz, ahlakça en güzel olanınızdır.” Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) diğer bir hadis-i şerifde buyurmuştur: “Allahü Teala’ya kullarının en sevgilisi, ahlakça en güzel olanıdır.” Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle dua buyururdu: “Allah’ım! Ben, senden sağlık, afiyet ve güzel ahlak dilerim.
“İnsanların ahlakı değişebilir. Çirkin huyları güzel huylara çevirmek işine “Tehzib-i ahlâk” denir. Bu değiştirme her halde mümkündür. Mümkün olmasaydı, Peygamber efendimiz: “Ahlakınızı güzelleştirin” diye emretmezdi. Nefisleri ile mücadele eden çok kimselerin başarıya ulaşarak çok güzel huylar kazandıkları daima görülmektedir. Nefis terbiyesi (riyazet-alıştırma), hayvanlara, otlara, çiçekler ve hatta taşlara tesir edip dururken, insanlara tesir etmez mi? “Huy canın altındadır. Can çıkmadıkça huy çıkmaz,” sözü, her yönü ile doğru değildir. Bazı huyları değiştirmek güçtür; fakat imkansız değildir. Tedavi sayesinde bazı hastalıklar tesirsiz hale geldiği gibi, terbiye ve mücahede sayesinde de bazı huylar, hiç olmazsa, tesirini gösteremez bir hale gelir, güzel huyların karşısında siner kalır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir